REKLAM ALANI 1

YEDİDEN 77’YE

7 yıl da 6 kitabın oluşumunu Allah’ın izniyle imzamız vesilesiyle tamama erdirdik.
Sayısız insana benimsediğimiz dünya görüşüyle aracı olup hareket kazanmalarına zemin hazırladık.
Model olmanın gayesi ile kendimizde hareket bulup topun ağzında hep yerimizi belledik.
İlle de sorumluluk ille de sorumluluk deyip şahsımız dâhil, binleri ve de milyonları sorumluluğa davet ettik.
 
• “Nerde bir huzursuzluk varsa bil dost, orada israf vardır” 
 
• “Yolculuk meşakkatliyse muhakkak yol çetindir. Yolculuğu rahatlatırsak gidilen istikameti de o denli ferahlatmış oluruz. Yoldaki engelleri kaldıramıyor ve yola dokunamıyorsak o halde seyri güzel (kolay) kılacağız.” 
 
• “İnsanların genel de aradığı, mutluluk değil umuttur. Belki de mutsuzluk diye bir olgu yoktur. Mutsuzluğu çıkaran, var eden hadise, umutsuzluktur. Umudun varsa sen de varsındır.”
 
• “Ortada garip olan bir şeyler var ve garip olan şeyleri garipsediğimiz için garip çıkıyor piyasaya, öyle geliyor gözümüze, yoksa gariplik hayatın harcı değil kul yapımı”
 
• “İnsanların yetersizliklerini kullanmak, bunun üzerinden pirim edinmek, asaletin değil tam aksine acizliğin göstergesidir” 
 
Şeklinde atıflarda bulunduklarımız da oldu, adalet (hakkaniyet) aradığımız da… 
 
Hayat şeceremizde ne olmanın hükmünü kendimizde tanıdık ne kaybolmanın…
En güzel ve en kudretli rehber Abdullahoğlu Muhammed (sav) öğretileri (güzel ahlakı)  ‘ndan nasihatle, “ikisi arası bir yol üzerinde hep tutunmaya çabaladık, çabalıyoruz”
Gün geldi, hakkaniyet arayışlarımızda ileri gitmelerden sakıncalarımızda oldu,
Korktuk, ama gördük, korkunun esas kaynağını ve korkularla insanlara Hükmedeni…
 
Ve korkumuz oldu, insan olarak haddi aşmak, kul olarak ölçüyü kaçırmak...
Rahatta bekle-mek olmadı hiçbir vakit telaşemiz, rahata ermek de olmadı…
Mahcubiyet duygusunu taşımamak adına rahatımızdan ödün de verdik genelde ve sakıncalarımızı harf harf beyan ettik. 
İşledik, işlendik.
Bildiğimiz ve bilmediğimiz kitaplara girdik, binlerce gazete kupürüne, yüzlerce manşete…
Varoluşumuzda havadislerden öte bir havadis taşıdık, varoluşlarla bunu kıymetlendirdik hamd O’nun!
 
Sanmayın kendimizi yargılamadık yargılamıyoruz…
 
Şimdi mesajım, 
Şurada, kalabalık bir meydanın tam ortasında, memelerinden süt taşan yaralı bir inek yığılıp yere kalsa, öyle sanıyorum kimisi onun etinden faydalanır, kimisi sütünden, kimi iliği kimi kemiğinden… Yine öyle zannediyorum, çok az bir insan topluluğu onun yarasına merhem arayıp bulmaya yeltenir. Umarım o güruhtanızdır. 
 
Ve yine umuyorum, beraberizdir.
Yoksa hayattaki kavgamız bizi bir yere taşımaz.
 
İmdi değil yedi, 77 yıl bu erdemli topluluğa hizmet etmeyi kendimize şans addederiz,
 
İnşallah o güzel grup Türkiye Kas Hastalıkları Derneği Bursa Şubesi ile sizleri 7. Turkish Airlines Sciens Expo Bilim ve Teknoloji Fuarı’na (TÜYAP Bursa) tanışmaya bekliyoruz.
 
Kıymet bilip değer verenlere teşekkürlerimizle…
 
/Can Ahmet Vural
26.04.18.4
 
Not, görüşlerim şahsıma aittir, kurum ve kuruluşları bağlamaz.

PAYLAŞ
REKLAM ALANI 11