REKLAM ALANI 1

Neden Yapıyoruz?

Neden bile bile kendimize yazık ediyoruz?
Neden... neden... neden?
Neden hayvanlar gibi yediğimizi içtiğimizi resmedip kurduğumuz ziyafet sofralarını boylu boyunca ekranlardan milyonlara sergiliyoruz?
Neden zincirlerimize bu kadar aşığız? 
Neden her haksızlık karşısında kedi kesiliyoruz?
Biz bunları neden yapıyoruz ki, neden?
Neden kendimize inanmak yerine sadece “-mış gibi” yapıyor ve sade bununla yetiniyoruz?
Kısmetlerimizi televizyonlardan arıyoruz, 
…Neden?
Bize zaten doğuştan tanınmış olan bu tabiatta tek kolla bir savaş veriyor önce yaşamak sonrada hayatta kalmak için durmaksızın çalışıyoruz, neden?
Sonra… 
Neden aynalara baktığımızda yalnız kendimizi görüyoruz?
Neden o çektiğin öz çekimde tek biz varız? 
Neden o paylaşılanlar yalnızca gözün gördükleri ve yüreğin katlandıkları?
Öyle ise bunca susan ve susayan mazlumlar neden arkamıza saklı…
Allah aşkına, neden ruhen kanıyoruz? 
Birader neden canımız bu kadar sert yanıyor?
Her gün biraz daha yok olurken tutsak olduğumuz düzende neden var olma mücadelesi veriyor ve bunun iddiasını taşıyoruz?
Neden hiç tükenmeyecekmiş gibi mal biriktirmeye devam ediyoruz?
Neden kıymetsiz bir kâğıt parçasına tamah edip de uğruna kıyameti koparıyoruz?
Dostum, neden bizi yanıltan efendilere bu kadar sadığız? 
Neden aldatılırken aldanan yek biz oluyoruz?
Neden okumuyoruz abi, 
Süleyman, neden düşünceden yoksunuz biz?
Bunun için Cebrail (AS)’in tekrar yeryüzüne gelerek bize yeniden “Oku!” emri ilahisini indirmesini mi bekliyoruz? …daha çok bekleriz.
Bu bekleyişimiz neden? 
Kimi, neyi çağırıyoruz?
Elin firavunlarına minnet eyleyip eyvallah ediyoruz…
Neden?
İşte tüm bu soruların cevapları, o yeni aldığın sarı cep telefonu kutusunda gizli…
İyi bak ona, hatta gözün gibi davran. Çizilmeye, kırılmaya karşı da sigortala…
Bak ben aldım, elimde patladı. 
Sonra dedim ki,
Elimde kırılan şey benim hayatımı kurtaramaz.
Ve elimde kırdıklarımsa benim hayatıma yön veremez.
Hele cevaplarımı hiç sunamaz bana onlar.
Bana çizilmeyen ve kırılmayan bir gerçek lazım.
Sonra atılıp tutulmayan, alınıp satılmayan bir gerçek!
Benim icadımdan da ihtiyacımdan da münezzeh olan bir gerçek...
O’nun bana verdiği şekli, kimse veremez, O’nun benden esirgediğini de öyle…
Bilmem anlatabildim mi?!
Devamı gelecek.
Can Ahmet Vural 
27.01.16
Sosyal medyada bu hafta buradayız 
#delininzoru

 


PAYLAŞ
REKLAM ALANI 11